Kullanılamaz Durumdaki Deri Eteğimi Ayna Çerçevesine Dönüştürdüm

Artık kullanılamaz durumda olan herhangi bir eşyayı atmadan önce elime alıp sadece bakarım. Ama bu bakış öylesine olmaz konsantre olurum ciddi ciddi .

Adeta meditasyon yaparcasına sadece bakarım.

Üzüntü olur içimde mesela eğer çok sevdiğim bir eşyaysa o .

Artık kullanamayacağımı iyice idrak ettikten sonra kendi kendime ; tamam artık bırak üzülmeyi de ne yapabilirsin onu düşün faslına geçerim. Eğer yapabileceğim birşey yoksa gerçekten maalesef çöp olur .

 

Bugün bu yazının konusu olan deri eteğimde de tüm bu anlattıklarımı yaşadım.

Çok seviyordum onu bana da yakışıyordu üstelik:)

Ta ki yağmur suyu onu lekeleyene dek.

Leke o kadar uygunsuz bir bölgedeydi ki hiç oluru yoktu gerçekten. Kuru temizlemecinin yolunu tuttum bir ümit , bana eteği yeniden alsam daha az maliyete sahip olacağımı söyleseler o kadar yolu tepmezdim. Üstelik lekenin çıkma garantisinin olmaması da cabası .

Hasılı elime aldığım gibi geri evin yolunu tuttum. Hayır birine de veremem ki , kimsenin öyle tuhaf bir bölgesi yağmur lekesi olmuş bir eteği değil deri altın kaplama olsa giyeceğini sanmıyorum.

Neyse aldım attım dolaba , şimdilik şurada dursun diyerek . Gel zaman git zaman ben tamamen onu unutmuşken dolap içleri temizliği yaptığım bir gün yeniden karşıma çıkınca tam atmak üzereyken son bir kez işte şu yazının başında bahsettiğim konsantre bakışım ile seninle biz ne yapabiliriz diyerek düşünürken dikdörtgen olan şeklinden yola çıkarak fotoğraf çerçevesi yapma fikri uyanıverdi zihnimde azıcık araştırdım ancak maalesef istediğim gibi bir ‘’DIY’’ projesi bulamayınca haydi bakalım iş başa düştü diyerek başladım çalışmaya .

Evirip çevirmelerim sonucu aynamın etrafına uygun bir çerçeve haline getirmeye karar verdim.

 

 

Önce çamaşır makinasında yıkadım. Adeta tahta gibi sertleşti . Daha sonra tüm parçaları dikişlerinden deriye zarar vermeyecek şeklde dikkatlice ayırdım.

Sıcak ütüyle tüm dikiş yerlerinden ütüleyerek hem form kazanmasını hem düzelmesini sağladım.

Kalınca bir kartondan kafamda oluşturduğum şekilde bir şablon keserek derinin üzerinde çizdikten sonra çizdiğim yerlerden kesip istediğim parçaları elde etmiş oldum. Yapıştırmadan önce tüm parçaları aynanın etrafında yerleştirerek şeklini netleştirdim ve en nihayetinde silikon tabancası yardımıyla parçaları aynanın etrafında belirlediğim yerlere yapıştırdım. Ve tataaaaa çok beğendiğim ve salonumda kullandığım, her gelenin bunu nereden aldın diye sorduğu bir ayna çerçevem oldu.

 

Yazan: Zehra Takmaz

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*
*
Website